Sepsis, vücudun enfeksiyonlara karşı verdiği yanıt kendi doku ve organlarına zarar verdiğinde ortaya çıkan ve hayatı tehdit eden bir durumdur. COVID-19 gibi viral enfeksiyonlar da dahil olmak üzere dünya çapındaki çoğu bulaşıcı hastalıktan ölüme giden son ortak yoldur. Özellikle erken tanınıp hemen tedavi edilmezse, şok, çoklu organ yetmezliği ve ölümle sonlanabilir. Sepsis tıbbi bir acil durumdur ve daha fazla komplikasyon veya ölümü önlemek için derhal müdahale gerektirir.
Her türlü enfeksiyona bağlı olarak gelişebilecek olan sepsis, genellikle sağlık hizmetleri ile ilişkili enfeksiyonların bir sonucudur ve antimikrobiyal direnç, bakteriyel vakalarda sepsis tedavisini zorlaştırmaktadır. Bağışıklık sistemi zayıf olan kişiler, hamile kadınlar, 1 yaşın altındaki çocuklar ve 60 yaşın üzerindeki erişkinlerde sepsisin gelişebilme olasılığı diğer bireylere oranla oldukça yüksektir.
Sepsis, tüm dünyada her yıl 47 ila 50 milyon insanı etkilemektedir ve yılda en az 11 milyon ölümden sorumludur. Ancak ülkeye ve eğitime bağlı olarak sepsis, insanların sadece %7 – 50'si tarafından bilinmektedir.
Günümüzde, özellikle küresel COVID-19 pandemisi sürecinde sepsis ve farkındalığının önemi iyice artmıştır. Sepsis, hastanede yatan COVID-19 hastalarının %52'sini ve yoğun bakım ünitesindekilerin %78'ini etkilemektedir.
Sepsisi önlemenin en iyi yolu, ilk etapta enfeksiyonu önlemektir. Sık görülen enfeksiyonlara karşı etkili aşılama programlarının uygulanması, hastanelerde uygun enfeksiyon kontrol önlemlerinin alınması, temiz doğum uygulamaları, ameliyatta enfeksiyon önleme uygulamaları, hastanede yatış sürelerinin kısaltılması, özellikle el yıkama alışkanlığının yaygınlaştırılması gibi önlemler sepsisle mücadelede önemlidir. Erken tanı, erken antibiyotik tedavisi ve enfeksiyon kaynağının kontrolü, uygun organ destek tedavisi sepsise yaklaşımın vazgeçilmezleridir. Sepsisten kaynaklanan ölümlerin sayısını azaltmanın bir diğer adımı da antimikrobiyal dirençle mücadeledir.
Her yıl 13 Eylül'de düzenlenen Dünya Sepsis Günü, dünya çapında farkındalığın artırılması ve insanların sepsisle mücadelede birleşmesi için bir fırsattır. Bu sayede, halka, medyaya, ulusal ve uluslararası sağlık yetkililerine, sağlık hizmeti sunucularına ve sağlık çalışanlarına, politika yapıcılara ve hükümetlere, bu konudaki eğitimi artırmaya ve iyileştirmeye acil bir ihtiyaç olduğu hatırlatılmalıdır.